Beren’le birlikte alt değiştirme ritüellerinden birinde, (ki çoğunlukla bir tavşanını ya da kedisini sevmeden işleme başlayamıyoruz) herhangi bir oyuncağı ile
Beren’le birlikte alt değiştirme ritüellerinden birinde, (ki çoğunlukla bir tavşanını ya da kedisini sevmeden işleme başlayamıyoruz) herhangi bir oyuncağı ile ilgilenmeden gözümün içine bakıyordu. Şaşırdım ama belli etmeden ben de bir an önce pijamasını giydirme çabası içindeydim. Birden Beren, “Bir gün, bir gün bir çocuk, eve de gelmiş kimse yok, açmış bakmış dolabı, şeker de sanmış ilacı, yemiş yemiş bitirmiş, akşama sancı başlamış… şeklinde devam eden öğretici tekerlemeyi söylemeye başladı. O kadar sakin ve güzel söylüyordu ki, ağzımız açık kaldı. Ezgi bunu birkaç sefer yumuşak bir tonda Beren’i uyuturken söylemişti. Ama üzerinden günler geçmişti ve Beren daha önce hiç söylememişti. Beren sadece turuncu renkli yazılan bölümleri söylemesine rağmen, akıcı bir şekilde devam etti.
Bu tekerlemeden önce de, yine annesinden duyduğu, “Benim annem, güzel annem” ninnisini söylemişti. Kendi içinden gelerek söylemeye başlamıştı. Bir ara da okulunun bir nevi marşı gibi olan, “Geleceğin Bilgeleri bizim adımız, işte budur parolamız. Heyy!” cümle dizisini söyledi. Virgülden sonraki kısım pek anlaşılmasa da, sonundaki “hey!” çok net anlaşılıyor. Çünkü yüksek sesle ve “y” uzayarak çıkıyor.
Evde ve arabada aralıksız dinlediğimiz bir şarkı daha var ki, önceki “vay hâlime”den aşağı kalır yanı yok. 🙂 “Babacım bana “renk” açar mısın?” ile Sertab Erener’in “Rengârenk”ini açtıran benim tatlı kızım, şimdi de “Babacım bana “inek” açar mısın?” ile devam ediyor. Gideceğimiz yere kadar 3-4 kez dinliyoruz. Belki de daha fazla! Ama ben belli bir noktadan sonra artık duyamaz oluyorum. O inek aşağıda!
Beren’in “bir gün bir çocuk” provasından bir bölüm de aşağıdadır. Şarkının turuncu olarak belirtilmeyen bölümleri de artık repertuvarımızda… (20 Kasım 2010 tarihli eklemedir.)
Canım, birtanem dünya tatlısı kuzumuz… Senin o dillerine kurban olurum. Allahım seni korusun. Babaannen ve Deden seni çok ama çok seviyor.
Bi gün bi gün o çocuğu halası yiyecekmiş, ceker canmıc Beren’i 🙂
Teyzecim sesini dinledim. Çok duygulandım… Minik yavrumun minik yavrusu dillenmiş de şarkılar söylüyor 🙂 Beren’im babaannesinin yeni evinin bahçesinde bu şarkıyı ilk kez duyduğunda, ”neden içmiş dezeee” derken, şimdi şarkı olduğunu kavrayabildin mi minik bebeğim benim! Seni seviyorum… Dezem sıra dumbangangaya geldi güzel yavrum… ”Horoz yeeden düşmüş dezeee”ye de cevap bul kuzum:)