Son dönemlerde kuzuyla konuşma sadece onun istediği şekilde. Onun yönlendirmesiyle konuları seçiyoruz. Yanında olamadığım zamanlarda neler yaşıyor neler hissediyor diye
Son dönemlerde kuzuyla konuşma sadece onun istediği şekilde. Onun yönlendirmesiyle konuları seçiyoruz. Yanında olamadığım zamanlarda neler yaşıyor neler hissediyor diye merak ediyorum. Ucundan konuya girip sohbeti derinleştireyim derken birden kesip atıyor kenara. Anında değişiyor gündem…
– Kızım neden konuşmuyoruz bunları, neden anlatmıyorsun?
– Amaan, salla gitsin!
– Tamam da, konuşsak, ben de senin yaptıklarından haberdar olsam fena mı olur?
– Salla gitsin babaa.
Okuduğum kaynaklarda çocukla iletişimde doğrudan, bugün okulda ne oldu, orada ne yaptın veya anlat dinleyeyim şeklinde bir yaklaşımın %100 olumsuz olarak geri döndüğünü söylüyordu. Denedim. Gerçekten öyle. 🙂
Çocukla iletişim kurmak için, öncelikle kendi yaşadığın durumları anlayabileceği şekilde özetleyip, örnekleyerek söze başlamak gerekiyormuş. Bugün iş yerinde ne oldu biliyor musun ya da başımdan şöyle bir olay geçti gibi. Sonrasında eğer anlatmak isterse, anlatmaya değer gördüğü bir şey varsa zaten paylaşırmış. Beren’den çok şey öğrendim. Beren’le birlikte başladı öğrenme süreci. Devam ediyor da… Beren’den sonra okumaya daha çok mu eğildim nedir. Araştırma, neden, nasıl sorularına cevaplar… ne kadarını uygulayabiliyorum bilinmez ama hiç değilse bilinçli yaklaşmaya gayret ediyorum.
Umarım yıllar sonra, zaman zaman bir araya gelip, baba-kız sohbetleri için paylaşacak konularımız olur.