Çok yoğun çalıştığımız günlerden birinde, kızım ve annesi ile birlikte akşam yemeği için buluştuk. Üçümüz de sabırsızlıkla söylediğimiz köftelerin gelmesini
Çok yoğun çalıştığımız günlerden birinde, kızım ve annesi ile birlikte akşam yemeği için buluştuk. Üçümüz de sabırsızlıkla söylediğimiz köftelerin gelmesini bekliyorduk. O sıralarda gündemimizde olan baleden söz açıldı. Beren de anında müdahil oldu.
Beren: Benim balemi mi konuşuyorsunuz? Arkasından hiç beklemeden,
Beni baleye yazdırdınız mı?
Anne ve baba birbirlerine bakarlar…
Beren: Lütfen ‘evet yazdırdım deyin!’
Baba bu arada zaman kazanmak için, gelen köfteleri göstererek,
Köftelerini bitirmeni bekliyoruz.
Beren hiç duymamış gibi devam etti…
– Baba yazdırdınız mı!? Anne ve baba birbirlerine baktılar kısa bir süre.
– Konuşarak cevap verin!
Ardından kahkahalar… devamında,
– Lütfen düzgün güler misiniz!
Artık o noktadan sonra gülmekten epeyce bir kendimizi alamadık. Tam durulduk derken bir mimik (sırıtma ağırlıklı) ve…
– İşte böyle gülünür!
– O noktadan sonra sadece gülmekle yetindik. Baleyi konuşamadık. 🙂